Siber güvenlik risk değerlendirmeleriyle işletmenizi güçlendirin

İŞİNİZİ GÜÇLENDİRİN

SİBER GÜVENLİK RİSK DEĞERLENDİRMELERİ ŞİRKETLERE MEVCUTTUR

4 AVANTAJ SUNUYOR

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte şirketler için risk oluşturan faktörler her zaman değişmektedir. Siber güvenlik alanında tek bir savunma stratejisine bağlı kalmak, savunmanın aksine daha yıkıcı sonuçlara zemin hazırlamaktadır. Uç nokta siber güvenlik risk değerlendirmeleri, MSP müşterilerinin cihazlarını tehlikeye atan iç ve dış faktörlerin anında tespit edilmesini sağlar. Bu sayede kuruluşlar gelişen veya ortaya çıkan tehditlerden haberdar olarak gerekli önlemleri alabilmektedir. Entegre siber güvenlik alanında dünya lideri WatchGuard’ın Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, risk değerlendirmesinin şirketlere sağladığı 4 faydayı paylaşıyor.

Siber güvenlik sanılanın aksine çözülmesi gereken bir sorun değil, her zaman takip ve yönetim gerektiren bir süreçtir. Müşterilerin siber güvenlik durumunun analiz edilmesi bu sürecin en değerli modülüdür. Siber güvenlik risk değerlendirmesi, kuruluşların siber saldırılara karşı koruma kapasitesinin yanı sıra BT sistemlerine ve bilgilerine yönelik tehditlere karşı da değerlendirir. Bu sayede şirket içindeki güvenlik açıkları tespit edilirken, güvenlik uygulamalarının gereksiz kullanımı engellenir ve kaynaklar israf edilmez. Küresel entegre siber güvenlik başkanı WatchGuard’ın Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, risk değerlendirmesinin şirketlere sağladığı 4 faydayı paylaşıyor.

1. Yeni Müşteri Kazanımı: Risk değerlendirmesi, potansiyel müşterilerin uç noktalarındaki güvenlik risklerini işaretler. Bu özellik, MSP’lerin ürün ve hizmetlerine güven oluşturulmasına yardımcı olur ve müşteri ilişkilerini güçlendirir. Bu sayede kuruluşlar, farklılaştırılmış tekliflerle rakiplerinden farklılaşabilir, üst ve çapraz satış olanaklarını artırabilir ve daha fazla gelir elde edebilir.

2. Mevcut Müşteri Bağlılığının Sağlanması: MSP müşterilerinin uç noktalarına ilişkin risk değerlendirmesi, mevcut güvenlik analizleri de dahil olmak üzere risk faktörlerinin belirlenmesine ve hangi risklerin acil dikkat veya eylem gerektirdiğinin işaretlenmesine olanak tanır. MSP’lerin müşteri sadakatini ve memnuniyetini korumak için hizmetlerine risk değerlendirmesini de eklemeleri çok önemlidir. Bu sayede müşteriler proaktif bir yaklaşımdan faydalanır ve kendilerini daha güvende hissederler.

3. Güzel Bir Prestij Yaratmak: Şirketler çoğu zaman bir saldırıya maruz kalana kadar yeni bir siber güvenlik aracına ihtiyaç duymazlar. Ancak bir saldırı meydana geldiğinde siber güvenlik hizmetlerini dış kaynaklardan sağlayan birçok şirket, hizmet sağlayıcılarını suçlama eğiliminde olabiliyor. Bu durum MSP’ler için prestij ve ekonomik kayıplara neden olabilir. Olası suçlamalardan kaçınmanın yolu, müşterilerin proaktif önlemler almaları ve verilerini korumaları için ihtiyaç duydukları tüm bilgilerin sağlanmasına olanak tanıyan uç nokta güvenlik kontrollerini uygulamaktır.

4. Hizmet Sunumunun Genişletilmesi: Uç nokta risk değerlendirmesi, müşteriyle mevzuat ve uyumluluk görüşmelerini başlatmak için bir başlangıç ​​noktası olabilir. Toplanan bilgilere dayanarak müşterilere, uç nokta güvenliklerini güçlendirmek için hangi adımları atmaları gerektiği konusunda destek verilebilir. Risklerin ölçülmesi aynı zamanda profesyonellik sergilemeye ve müşterilerin özel ihtiyaçlarını karşılayan özelleştirilmiş teklifler oluşturmaya da yardımcı olur.